ÖRGÜTLERDE GRUPLAR


Gruba Üye Olma ve Nedenleri

Gruba üye olma ve grupta kalma, gruba bazı hizmetlerde bulunma, belirli bazı
fonksiyonları yerine getirme ve grubun sorunlarım çözerek amaçlarına katkıda bulunma gibi bazı sorumlulukları da beraberinde getirir. Bunun yanında gruba üye olmak veya kabul edilmek kişiyi yalnızlık duygularından kurtarır bir grup içinde daha güçlü ve morali yerinde olarak çabalarım sürdürür ve kişisel güvenlik kazanır. Bireysel sorun ve amaçlarının
çözümünde diğer üyelerin destek ve dayanışmalarından yararlanılır. Böylece, hem bir grubun üyesi olma onur ve gururunu, hem de bir takım değerler, davranış normları ve grup sadakati sağlamak suretiyle yaşamlarında güç ve anlam kazanmış olurlar. Şu halde grup üyeliği insana aynı zamanda prestij statü ve tanınma olanakları gibi sosyal değerler de kazandırabilir, însan
sosyal nitelikte yaratılmış bir varlıktır. Başka insanları sevmek ve onlar tarafından sevilmek için bir veya birden fazla gruba ait olmak isteyecektir. Böylece gruplar insana kendi duygularını açıklama ve başka insanlara çeşitli yollarla haberleşme eğitme ve öğrenme ihtiyaçlarını da tatmin edecektir.

Grup üyelerinin yararları o kadar çok ve çeşitlidir ki bir kişiye "siz kimsiniz" şeklinde
bir soru sorarsanız kendisini tanıma o anda içinde bulunduğu bir grubun adım vermekle
başlayacaktır.

Şu halde, kısacası diyebiliriz ki, insanın kişiliğinin oluştuğu yerler, onun kültürel,
eğitsel ve duygusal yaşamı üzerinde büyük etkiler yapan inanç ve tutumlarım biçimlendiren
üyesi bulunduğu gruplar olmaktadır. Bir kimsenin bir gruba üye olmak istemesi o grupta
kendisini ilgilendiren konularda kendi amaçları, değer yargıları ile ortak yanları
bulunduğundandır. Grup bireyin yaşama gücünü artırır onun kişisel amaçlarına olumlu
katkılarda bulunur ve onun sosyal olarak toplumda prestij kazanmasın! sağlar.

Grup Normları ve Oluşması

Grup üyelerinin gerek grup içi bireysel faaliyetlerde ve gerekse birbirleri ile karşılıklı
ilişkilerde uymak istedikleri davranış kurallarına normlar adım veriyoruz. Bu normların bir
kısmı yazılı olarak meydana getirdiği gibi, yazılı veya biçimsel olarak meydana getirilmiş bir
kısım normlara da rastlanmaktadır. Normlar yazılı olsun veya olmasın grup üyelerinin tümü
tarafından bilinir ve benimsenir. Grup normları grubun amaçlarına doğru faaliyette
bulunmasında ve basanların artmasında yardım edici ve düzenleyici birer araçtırlar. Nonniar
bir toplumda bireysel ve bireyseller arası ilişkileri düzenleyen örf ve adeti ere benzetilebilir.

Normların oluşması birden bire olmaz, bazen çok uzun bir zaman alabilir. Normların
meydana gelmesinde başlangıçta çoğu kez biçimsel olarak bir açıklama olmaktadır. Diğer bir
deyimle, ve örgütün tepe yöneticisi veya lideri bazı davranış kurallarım resmen ilan
etmektedir.

Normlar bir kere benimsendikten ve çoğu üyelerce kabul edildikten sonra dinamik
baskı araçları şekline dönüşürler. Bu nedenle, normlar sosyal baskı araçtan niteliğim taşırlar.
Normlara uymama veya onlardan kısmen de olsa sapmalar halinde ilgiliye davranışının hatalı
olduğu hissettirilir veya bazen açıkça bildirilir ve davranışım norma uygun biçime getirmesi
duyurulur. Eğer üye bu uyanlara ilgisiz kalırsa, bireysel uyanlar sosyal baskılar biçimine
dönüşürler. Böylece, üye ya norma uygun davranır ya da belirli bir zaman içinde grup dışına
itilerek yalnız bırakılır.

Normların belli başlı nitelikleri kısaca şöyle özetlenebilir:

1 - Normlar grup içinde üyelerin davranışlarına etki ve baskı altına alarak düzenleyen kollektif değer yargılarıdır.

2 - Normlar grubun büyük bir kısmı tarafından grup üyelerinin bir çoğu veya tamamı için önemli olduğu kabul edilen davranışlar için geliştirilirler.

3 - Normlar bireyin kişisel düşünce ve duygularım tamamen ortadan kaldırmaz, sosyal
baskı altına alınır. Bu nedenle grup normları grup üyelerim bireysel inanç ve duygularım
değiştirmez, ama davranışları ya da diğer bir deyimle tutumları istemli veya istemsiz biçimde
etkilerler. O halde grup normları bireysel arzu, istek ve inançların temsilcisi değildirler.

4 - Normların oluşması belli bir süreyi gerektirir. Bu süre içinde bazı üyeler özellikle,
grup liderleri bazı normları açıklayarak gruba benimsetmeye çalışırlar. Grup çeşitli
müzakereler sonucu ve karşılıklı ödünler vermek suretiyle normları biçimlendirir.

5 - Bazı normlar tüm üyeler için yaygın bir kabul görmez. Bunlara kısmi normlar ve ilk ya da alt grup normları adı da verilebilir (Eren, 1993).

 

İşle ilgili normlar olarak grup üyeleri, yaptıktan işin en kolay ve en iyi şekilde nasıl
yapılacağına ilişkin normlar geliştirirler. Böylece de işlerinde karşılaştıkları sorunlara ortak
çözümler getirirler. Ayrıca grup üyeleri çeşitli konu ve kimselere karşı ortak tutum ve inançlar
geliştirirler. Örneğin, yöneticilerine devamlı şekilde yaptıkları işin güçlü ve tatminsizlerinden
yakınırlar. Gerçekte ise, bunlar kendilerine ait düşünceler değildir. Sadece grubun ortaya
koyduğu inanç ve tutum sistemleridir. Ayrıca grup üyeleri birbirlerine benzer biçimlerde
giyinerek bu konuda da normlar geliştirirler (Özkaip, 1994)

Grup Baskısı ve Bireyin Gruba uyma Davranışı

Oluşan grup değer ve normları bireyin davranış ve düşünceleri üzerine baskı yapmakla
onların davranışlarım değiştirmektedir. Bireyin davranışlarım, grup üyelerinin tamamının
veya bir kısminin istek ve bekleyişleri doğrultusunda değiştirmesi olayına uyma davranışı adı
verilmektedir.

Grup baskısı altında birey yanlış olduğunu bile bile grup ile özdeşleşme tutumuna
girmekte ve adeta grup havasına itaat etmektedir. Şu halde grup baskısı., bireyin davranışlarım
kontrol edip yönlendirebilmektedir. Birey adeta grup dışında kalmak ve cezalandırılmak
korkuşu ile ona itaat etmekte ve grubun fikrine uyabilmek ya da benzeyebilmek için
özdeşleşme davranışı göstermektedir. Burada birey üzerinde grup, bir baskı unsuru olarak etki
yaptığı gibi, bir cazibe ve değere sahiptir. Zamanla eğer bu cazibe ve değer sürekliliğim
korursa, birey de bütünüyle inanç ve düşüncelerini grubunkine uydurabilır. Bireyin uyma
davranışı, grubun düşünce ve değerlerim doğru olduğuna birey inandığı için oluşmuşsa buna
benimseme davranışı adım veriyoruz.

Burada bireysel inançlarda, değer ve tutumlarda tümüyle bir değişme vardır. Grup
baskısı ve itaat söz konuşu değildir. Birey bir olaya doğru olduğuna inandığı için uymaktadır.

Grup Üyeliğinin Olumsuz Sonuçları

Gruplar her ne kadar üyelerine bir takım yararlar ve çıkarlar sağlarsa da. Aynı
zamanda grubun üyeleri üzerine bir takım yasakları ve baskıları olabilir. Birey, grubun üyeliği nedeniyle bazı grup ilke ve ideallerine uymak zorunda kaldığı için fiil ve davranışlarım düzenlemek, grup arzu ve istekleri doğrultusunda değiştirmek zorunda kalır. Örneğin, sınırlandırılmış üretim sorunu bir işçinin grubun arzusuna uyarak üretim norm ve standardım
kişisel bir nedene dayanmaksızın düşürmesidir. Bu olgu grup kısıtlaması ve baskısı sonucu
ortaya çıkmaktadır. Gruplar her şeyden önce sosyal bir yaratık olan insanın sevgi ve başka insanlara ya da hem cinslerine yakın olma ihtiyaçlarım tatmin eder. Bir çok kişisel dostluklar grup bağlılığının destekleyici özelliği sayesinde kazanılmaktadır.

Grupların diğer bir işlevi de kişilerin bir grup içinde kendini göstererek benlik
duygularım, kendine saygı arzularım geliştirme olanağına kavuşturmasıdır. Grup içinde birey
takdir edildiği ve kendisine üyeler tarafından bir değer verildiği ölçüde üstün bir statü elde
edecektir.

Gruplar ayrıca bilinmeyen ve hakkında üyelerin tek tek yeterli bilgilere sahip
olmadıkları konuların aydınlanmasına ve bilinmeyen gerçeklerin ortaya çıkarılmasına katkıda
bulunurlar. Grup bir eğitim ve öğrenme aracıdır.

Gruplar ortaklaşa bazı hedeflere ulaşmak ve çıkarları sağlamak için güç ve işbirliği
eden üyelerden oluşmaktadırlar. Bu nedenle iş'de karşılıklı yardımlaşma ve kişisel hedeflere
ulaşmada birbirlerine destek ve araç olma kaçınılmaz bir grup işlevi olarak karşımıza
çıkmaktadır.

Nihayet grubun sonuncu işlevi, örgütsel amaçlarla bireysel amaçları bağdaştırmasıdır.
Şu halde grup çeşitli amaçlar arasındaki koalisyonu sağlar bir amacın diğerim
gerçekleştirmesinde araç görevini ifa eder.

Grup Yapısı

Grupların da birer organizasyon olduğuna daha önce işaret etmiştik. Bu nedenle, tıpkı
örgütlerde olduğu gibi gruplarda da bireyler arası etki ve tepki ilişkilerinin ortaya çıkardığı
grup için statü oluşumları ile grupta görev yapan bireylerin ifa ettikleri rollerden söz
edilebilir. Ayrıca grup üyelerinin grubun lideri ile kendi aralarında geliştirdikleri haberleşme
biçimleri vardır. Statü rol ve haberleşme biçimlerinden oluşan bu üç kavram grubun yapısının
temel unsurlarıdır (Eren, 1993).

GRUPLARIN PSİKOLOJİK İŞLEVLERİ

1 - Yakınlık gereksinmeleri

2 - Bencil gereksinmeler

3 - Araçsal gereksinmeler

4 - Bilişsel gereksinmeler

Kuşkusuz, gereksinmeleri başka biçimlerde de sınıflamak olanaklıdır, ve her sınıfın
içinde daha ileri ayrımlara gidilebilir.

Yakınlık gereksinmeleri, grup tarafından, içindeki kişilerin dostlukları aracılığıyla
sağlanır.

Bencil gereksinmeler, gruba üye olmanın sonucu olarak kendine saygı (self- esteem )
geliştirme ve statü elde etme yoluyla doyurulabilir.

Bilişsel gereksinmeler, kişiye kişisel durumunda ya da iş ortamında anlam sağlayan
gereksinmelerdir. Gerçeğin bilinmesi ve kararlı bir sosyal ortamın gruplarda oluşan
güdülenmenin temelini oluşturur.

GRUP HEDEFLERİ

Bir işe başlarken, grup üyeleri, genellikle, çalışmaları için bazı sonuçlar belirlerler.
Bunlar, bir oybirliği ya da kişilerce kabul gerektirdiği için kişisel hedeflerden ayrılırlar. Ne
ölçüde genel kabulün gerektiği önemli bir sorundur; bir grubun etkin olabilmesi için, önerilen
sonuçlar konusunda üyelerinin kabulü yetmeyebilir (Kolasa, Blair J. 1979).

GRUP OLGUSU

İşletme içi gruplarda bulunma gereği

-  Amaç birliği
Üyelerin katkısı

- Amaçlara ulaşmada anlaşma
Grup bilgileri üzerinde anlaşma

Bir grubu başarıya götüren faktörler özet olarak şöyle sıralanabilir:

-          Ortak bir amaca inanmak ve yönelmek,

-          İş birliği havası içinde ortak çaba harcamak,

-          Üyelerin güvenim ve desteğini kazanmış ortak bir lidere inanmak,

-          Üyelerin normal düzeylerim olumlu yönde etkileyecek çalışma koşullarım
sağlamak.

Grubu başarıya götüren bu özelliklere birde grubun gönüllü biçimde oluşma gereğin!
eklemekte yarar vardır. Örneğin, aynı spor dalında gönüllü olarak bir araya gelenler, aynı dini
inançları taşıyanların oluşturduğu gruplar ya da arkadaşlık bağlarıyla birleşenler benzer
düşünce, yetenek, inanç ve zevkler için bir araya geldiklerinden birbirlerine karşı daha saygılı,
hoşgörülü, alçak gönüllü ve dayanışma içinde bulunacaklardır, işletme içinde gönüllü gruplar
oluşturmak zor olmakla birlikte olanaksız olduğu söylenemez. Gönüllü çalışma isteği bir
motivasyon konuşu olduğu kadar grup dinamiği yaratılmasının en önemli koşulu olarak da ele
alınabilir. Nitekim bir kaynakta bu yaklaşım içinde grup dinamiği kurallar; şöyle açıklanır: "
Üyelerin en yoğun biçimde kararlara katıldığı, dayanışmanın en iyi düzeyde gerçekleştirildiği
gruplarda üyeler ortak amaçlara o ölçüde inanır, aynı çıkarlar, idealler ve aynı güdülere sahip
olurlar."
Burada ön planda gelen ya da varılmak istenen nokta motivasyondur.

Grup dinamiğinin motivasyon ile özdeşleştiği inancı içinde işletmede uygulamaya
konan stratejiler aracılığı ile isteksiz çalışan gruplar gönüllü gruplar haline dönüştürülebilir.
Örneğin ibadet yapmada isteksiz davranan bir kişi o gruptan ya kendiliğinden ayrılır ya da
dinsel grup bu üyeyi aforoz ederek uzaklaştırır. Aynı mantıkla yöneticilerin işletmenin amaçlarıyla ya da kendilerine verilen işe uyum sağlayamamaları halinde işten uzaklaştırılmaları, bir başka örnek olarak gösterilebilir.

 

Yorumlar

Yorum Bırakın